Bitki ve insan ilişkisi aslında çok karmaşık gibi görünen bir durum olsada anlaması o kadar zor değildir
İnsan hayatı boyunca aladığı nefesten tutun yediği yemek yaktığı odun yattığı yatak içinde yaşadığı eve kadar bitki ve ağaçlara bağımlıdır muhtaçtır.
Çok rahat anlayacağınız gibi aslında arada bir ilişki yok tek taraflı bir faydalanma söz konusu bize hiç bir muhtaciyeti olmayan bitki ve ağaçlara görüyorsunuzki biz çok daha fazla muhtacız...!
O halde biz çok mutaç olduğumuz bitkilerimizi ağaçlarımızı dolayısı ile ormanlarımızı nekadar koruyup gözetiyoruz...!
Hemen cevap vereyim istisnai durumlar dışında hiç...!
Şimdi gezi parkı denen ülkemizin karışmasına sebep olan ağaçların sökülmesi veyahut kesilmesi ideolojik bir bakış değil sade bir vatandaş olarak olaya bakarsak içinde birazcık doğa sevgisi olan her insanı üzer.
Ağaçların sökülmesi veya orada doğal olarak yetişen tüm bitkileri yerinden söküp atarak onların yerlerine konmak...!
Nekadar kolay size karşı savunması olmayan bir canlı için savaş ilan etmişcesine donkişottan ne farkınız var içinde bitki hayvan doğa sevgisi olmayan insan insanıda sevemez
Demekki öncelikle sevginin ne anlama geldiğini tam anlamıyla kavrayarak onun kutsiyeti ile tüm canlıları sevgi ve şevkatle korumalıyız.
Hiç bir zaman bir ağacın sökülmesi doğal bir oluşumun değiştirilmesi bizleri mutlu etmez ancak insanların daha refah içinde yaşayabileceği şehirler inşa etmek o kadar kolay değil bu hasas denge unsuru göz önüne alınarak doğal bir yapı beşeri bir yapıya dönüştürülürken bir değil iki kere düşünmekte herzaman yarar vardır.
Bir canlıyı veyahut doğayı ehlileştirmeyi çok seviyoruz ancak son kocaeli gölcük depremindede görüldüğü üzere doğa istediği an size vermiş olduğu bütün nimetlerini geri alır.